Bir Sürgünün Not Defteri, siyasi görüşleri ve 1979 arifesinde uğradığı faşist saldırı nedeniyle 1980 darbesinden hemen önce Türkiye’yi terk etmek zorunda kalan devrimci müzisyen Fuat Saka’nın anıları ve günlük yaşamı etrafında gelişiyor. Kaçışının ardından Saka, 1980’lerden 1990’ların sonuna kadar yaklaşık 20 yıl sürgünde yaşadı. Müziği sürgün sırasında şekillendi ve çeşitlendi. Anadolu müziğinin geleneklerini alıp farklı kültürlerin müzikleriyle harmanladı. Müziğe bakış açısı ve tavrı, bir sanatçı olarak farklı türlerde müzik üretmesini ve daha sonra Dünya Müziği olarak adlandırılacak türün ortaya çıkmasında öncü isimlerden biri olmasını sağlayacaktı. Film izleyiciyi zamanda bir ileri bir geri götürürken, Saka’nın hayatının ve müziğinin iniş çıkışlarını da anlatıyor.