Çocukken görme yetisini yitiren Eflâtun, babasının gölge ve ses oyunlarıyla hayata tutunarak büyür. Babasının da mesleği olan saat tamirciliğine yine babasından yadigar kalan dükkanda devam eder ve sesine âşık olduğu ama tanımadığı bir adamın geleceği o günü bekler. Bir gün aradığı sesin sahibi olduğunu düşündüğü bir adam saat dükkanına gelir.